12 Şubat 2013 Salı

Çağlar ve Müzik - 58


Bölüm 58 / Orijinal Yayın Tarihi: 13 Şubat 2000

Sayın dinleyiciler bugünden başlayarak altı izlence boyunca gelişim çizgisi Hindemith'i andıran Rus bağdar Sergey Prokofiev'i önemli ve seçilmiş yapıtlarıyla tanıtmaya çalışacağız. Rusya'da çarlık döneminde 1891 yılında doğmuş bulunan Sergey Prokofiev'dan ilk dönem yapıtlarının ileriye açıklığı, öncüllüğü yönünden söz edilmek gereklidir. Prokofiev yeteneğini çok erken göstermiş bir bağdardır. Daha çocuk sayılacak çağda yazdığı ilk yapıtlarında Richard Strauss, Skryabin ve Debussy'nin etkileri vardır. İlk yapıtının bir opera olduğunu bunu yazdığı sırada dokuz yaşında bulunduğunu belirtelim. İlk piyano derslerini annesinden almıştı. 1902 yılında on bir yaşındayken Moskova'ya giderek yazmış olduğu ilk bağdalarını Taneyev'e gösterdi. Taneyev hemen onun Gliere ile çalışmasını sağladı. On üç yaşındayken Petersburg konservatuvarına girerek, Rimski-Korsakov, Lyadov, Wihtol'dan bağdama, Essipova'dan piyano dersleri aldı. Aleksandr Çerepnin'den orkestralama öğrenimi görmüştü. 1914 yılında konservatuvarı bitirirken birincilik ödülünü (Anton Rubinstein ödülünü) kazanmış bir kuyruklu piyano sahibi olmuştu. Konservatuvarı bitirmeden önce de verdiği dinletilerle çevrede "gelenekçi" bir bağdar olarak tanınıyordu. Bu tanınışı kendi piyano parçalarını seslendirerek sağlamıştı. Daha ilk yapıtlarından başlayarak küğünün hemen kendini belli eden ileriye açık bir havası vardı. Bir yandan ırasındaki ezgisel olma tutkunluğu kendini gösterirken bir yandan sert kakışmaları cesaretle kullanması, yer yer alaycı, yer yer motor gücü taşıyan süreğenliği, şaşırtıcı, beklenmedik devinim değişikliklerine düşkünlüğü küğsel ırasının çarpıcı özelliğini sergiliyordu. 1914'de yazdığı, eski çağların Rusya'sında güneşe tapınmayı konu alan "İskit Ardışı/Suite Scythe" -ki bu yapıtın öteki adı; Ala et Lolly'dir. 1916 yılında ilk kez Petersburg'da çalındıktan sonra kendisine "Rusya'nın Korkunç Çocuğu" tanımlaması yakıştırıldı. Bu yapıtta, 1913'de küğ dünyasını alt üst etmiş olan Stravinski'nin "Bahar Sungusu"nun büyük etkisi, aşırı kakışmalı uyguları içeren tartımın baş erek yapılmış olması yönünden hemen belli olur. 1918'de yazdığı "Klasik" başlığını taşıyan 1. Senfonisi, uyumsal dizgeyi kullanmayı beceremediği için küğünün aşırılığa kaçtığı savını öne süren kimi tutuculara karşılık vermek, bir yandan da; ince alaycılığı bir kalıba dökebilmek için bağdanmış sayılabilir. Biçim olarak klasik dönemin anlayışını elde tutan yapıt, içerik olarak şen, alaycı havası, geçkilerindeki şaşırtıcı ama ustaca birdenlik nedeniyle özgünlük gösterir. Prokofiev'in en çok tutulan, en çok seslendirilen yapıtlarından birisi olmuştur bu nedenle. 1918 yılı güzünde Prokofiev Rusya'dan ayrılır. Yapıtlarının Koussevitzky'nLrı öncülüğünde çaldırılması nedeniyle Paris'e, Boston'a, Chicago'ya gider. Bir ara Rusya'ya dinleti gezisi için uğrar. 1922'de Paris'e yerleşir. 1933'te ülkesinin küğ yaşamının kendisine gereksinmesi bulunduğu kanısıyla kesinlikle ülkesine döner. Prokofiev'in Rusya'ya dönüşünede ortaya koymuş olduğu yapıtlarla, dönüşünden sonra yazdığı yapıtlar arasında kendini kolayca belli eden, kalın bir çizgiyle bölünebilecek bir ayrım olduğu göze çarpar.
Prokofiev'in ilk dönem yapıtları için "kübist" tanımlaması yapılmıştır. Ezgiler kısa, köşeli bir yapıdadırlar. Belli bir dengeserlikle başlayan bir ezginin yer yer kakışmalı uygularla başka bir dengeserliğe sıçradığı görülür. Çoğu kez çok yüklü uyumun ezginin yönelişlerine ters bir akış gösterdiği, böylece iki karşıt konunun birlikteliğinden doğan çok yüzeyli bir anlayışı da dillendirdiği söylenebilir. Rusya'ya döndükten sonraki yapıtyarında ise küğünün bu çok yüzeylilik yanı giderek zayıflamış, amacı; güzel, hoşa gider -kolay-ezgiler bulup söylemeye yönelik, yumuşakbaşlı, uyumsal anlayışta iyice ılımlı, biçim iliğe öncelikle önem vererek sırtını biçimin alışılmışlığına dayayarak güçlü görünen ne ki merak verici hiç bir yanı kalmamış bir küğ ortaya koyar olmuştur. Sovyetler birliğinde küğün bile belirli kalıpların ve söyleyiş biçiminin dışına çıkılmasını yasaklamış partizanca baskının bu sonucu getirdiği rahatça söylenebilir. Küğün sanatdışı, parti görüşüne göre değerlendiği bir ortamda Prokofiev'in Sovyetler Birliğine döndükten sonra vermiş olduğu yapıtlar, önceki yapıtlarının aleyhine çok öğülmüş, çok seslendirilmiş olduğu için bugünün dinleyicisi Prokofiev'i birkaçı dışında devrimci nitelikteki ilk yapıtlarıyla değil, Sovyetler dönemindeki yapıtlarıyla daha iyi tanımaktadır.
Biz, Prokofiev'e ayırdığımız izlencelerimizde onun daha az bilinen ilk dönem yapıtlarına daha çok yer vereceğiz.
Bugünkü izlencemizde Prokofiev'den dinleteceğimiz ilk yapıt, onun 1911 yılında yazdığı Op.10 Birinci Piyano Konçertosu olacak. Prokofiev 1914 yılında Konservatuvardan mezun olurken bu konçertosunu çalmakta gösterdiği başarı nedeniyle birincilik ödülüne değer bulunmuştu. Prof. Gültekin Oransay'ın da belirttiği gibi; "Piyano yapıtları, vurmalı ve keskin kakışımlı seslere yer veren, bununla birlikte duygun yönü de olan kendine özgü bir biçem" göstermektedir. Üç bölümlü olan 1. Piyano Konçertosunun bölüm başlıkları şöyledir: 1.Allegro brioso 2.Andante assai 3.Allegro scherzando.
Leipzig, Gewandhaus Orkestrası eşliğinde, Kurt Masur yönetiminde piyanoyu Michel Beroff çalıyor.
MÜZİK: Prokofiev - 1. Piyano Konçertosu (14'25")
Şimdi dinleteceğimiz yapıt, Prokofiev'in 1913-14 yılları arasında yazdığı, ancak 1924 yılında yeniden elden geçirdiği ve son biçimini vererek, Paris'de 8 Mayıs 1824'teki ilk seslendirilişinde yalkıcı olarak kendisinin yer aldığı Op.16 İkinci Piyano Konçertosu. Dört bölümlü olan Op.16, 2.Piyano Konçertosunun bölüm başlıkları: 1.Andantino-Allegretto 2.Scherzo(Vivace) 3.İntermezzo (Allegro moderato) 4.Finale (Allegro tempestuoso) Yalkıcı yine Michel Beroff, Leipzig, Gewa.ndhaus Orkestrasını Kurt Masur yönetiyorHemen belirtelim; Prokofiev'in ateşli, coşkulu, kimi yerde tasalı biçemini çok iyi yansıtan bu konçerto, çalınması da en zor yapıtlarından birisidir.
MÜZİK: Prokofiev - Op.16 İkinci Piyano Konçertosu (29'17")
Bugün dinleteceğimiz son yapıt, Prokofiev'in, Stravinski'nin ünlü Bahar Sungusu'nun seslendirilişinden bir yıl sonra 1914'te yazdığı, ilk seslendirilişi 1916 yılında Petersburg'da kendi yönetiminde gerçekleşen "İskit Ardışı" Op.20 veya ikinci adıyla "Ala ve Lolly" olacak. Tıpkı Stravinski'de olduğu gibi, konunun ilkelliği, kakışmalı tınaşsal tartımlılığı öne aldırmıştır denebilir. Konu eski Rusya'da güneşe tapınma ile ilgilidir. Dört bölümlü olan Ardış'ın bölüm başlıkları şöyledir: 1. Veles ve Ala'nın tapıncı 2. Savaş Tanrısı ve kara tinlerin kırını 3. Gece 4. Loli'nin marşı ve Güneş Alayı Birmingham Kenti Senfoni Orkestrasını Simon Rattle yönetiyor.
MÜZİK: Prokofiev - İskit Ardışı (20'13")

TRT'de 2000 yılında yayınlanmış olan "Çağlar ve Müzik" programının ses kayıtları elimizde olmadığından, burada paylaşılan küğ örnekleri, Ertuğrul Oğuz Fırat'ın kendi arşivinden sunduğu icralardan farklı olabilir.